Son günlerde, Japonya Merkez Bankası'nın politika yönü piyasalarda geniş bir ilgi uyandırdı. Ekim ayında politika ayarlamalarının en erken şekilde ortaya çıkabileceğine dair işaretler var ve bu konu finans çevrelerinde yoğun bir tartışma yarattı.
Piyasanın politika ayarlamalarına olumlu bir tutum sergilemesine neden olan birkaç faktör var. Öncelikle, ABD-Japonya ticaret anlaşmasının imzalanması, dış belirsizliği azaltarak Japon Merkez Bankası'nın politika ayarlamaları için bir miktar alan yarattı. İkincisi, yurtiçi ekonomik göstergeler, özellikle enflasyon verileri, olumlu sinyaller veriyor. Japon Merkez Bankası, Temmuz ayı sonunda yaptığı toplantıda 2025 yılına ilişkin çekirdek TÜFE beklentisini %2,2'den %2,7'ye yükseltti ve enflasyon riskinin "genel olarak dengeli" olduğunu ilk kez belirtti; bu ifadelerdeki değişiklik, enflasyon baskısındaki artışı yansıtıyor.
İşgücü piyasasındaki değişiklikler de dikkate değer. Hizmet sektörü ciddi bir insan gücü kıtlığı ile karşı karşıya ve şirketler genel olarak maaşları artırma isteğine sahip. Pazar, önümüzdeki bahar için maaş müzakerelerinde %4,5'in üzerinde bir artış olabileceğini öngörüyor ki bu da enflasyon seviyesini daha da destekleyecek.
Finansal piyasa buna olumlu yanıt verdi. Barclays, faiz artırımı beklentisini gelecek yılın Ocak ayından bu yılın Ekim ayına çekti, Nomura Securities de Ekim'deki faiz artırımı olasılığını %30'dan %40'a yükseltti. Bir anket, ekonomistlerin %42'sinin Ekim'de bir politika değişikliği olabileceğini düşündüğünü gösteriyor; bu oran daha önceki seviyelere göre belirgin bir artış.
Ancak, Japonya Merkez Bankası Başkanı Kazuo Ueda'nın temkinli açıklamaları piyasa beklentilerini azalttı. Basın toplantısında belirsizliğin hala yüksek olduğunu vurgulayarak mevcut durumun henüz faiz artırma gerekliliğine ulaşmadığını ima etti. Bu açıklama, yenin dolar karşısında kısa süreliğine 150 seviyesinin altına düşmesine neden oldu. Yine de, Nomura'nın analistleri, genel politika eğiliminin hala "şahin" olduğunu düşünüyor.
Şu anda, Ekim ayında önemli bir politika değişikliği olup olmayacağı belirsizlik taşımaktadır. Piyasa katılımcılarının, politika yönünü daha doğru bir şekilde kavrayabilmesi için sonraki ekonomik veriler ve Merkez Bankası yetkililerinin açıklamalarını dikkatle takip etmeleri gerekmektedir.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
Son günlerde, Japonya Merkez Bankası'nın politika yönü piyasalarda geniş bir ilgi uyandırdı. Ekim ayında politika ayarlamalarının en erken şekilde ortaya çıkabileceğine dair işaretler var ve bu konu finans çevrelerinde yoğun bir tartışma yarattı.
Piyasanın politika ayarlamalarına olumlu bir tutum sergilemesine neden olan birkaç faktör var. Öncelikle, ABD-Japonya ticaret anlaşmasının imzalanması, dış belirsizliği azaltarak Japon Merkez Bankası'nın politika ayarlamaları için bir miktar alan yarattı. İkincisi, yurtiçi ekonomik göstergeler, özellikle enflasyon verileri, olumlu sinyaller veriyor. Japon Merkez Bankası, Temmuz ayı sonunda yaptığı toplantıda 2025 yılına ilişkin çekirdek TÜFE beklentisini %2,2'den %2,7'ye yükseltti ve enflasyon riskinin "genel olarak dengeli" olduğunu ilk kez belirtti; bu ifadelerdeki değişiklik, enflasyon baskısındaki artışı yansıtıyor.
İşgücü piyasasındaki değişiklikler de dikkate değer. Hizmet sektörü ciddi bir insan gücü kıtlığı ile karşı karşıya ve şirketler genel olarak maaşları artırma isteğine sahip. Pazar, önümüzdeki bahar için maaş müzakerelerinde %4,5'in üzerinde bir artış olabileceğini öngörüyor ki bu da enflasyon seviyesini daha da destekleyecek.
Finansal piyasa buna olumlu yanıt verdi. Barclays, faiz artırımı beklentisini gelecek yılın Ocak ayından bu yılın Ekim ayına çekti, Nomura Securities de Ekim'deki faiz artırımı olasılığını %30'dan %40'a yükseltti. Bir anket, ekonomistlerin %42'sinin Ekim'de bir politika değişikliği olabileceğini düşündüğünü gösteriyor; bu oran daha önceki seviyelere göre belirgin bir artış.
Ancak, Japonya Merkez Bankası Başkanı Kazuo Ueda'nın temkinli açıklamaları piyasa beklentilerini azalttı. Basın toplantısında belirsizliğin hala yüksek olduğunu vurgulayarak mevcut durumun henüz faiz artırma gerekliliğine ulaşmadığını ima etti. Bu açıklama, yenin dolar karşısında kısa süreliğine 150 seviyesinin altına düşmesine neden oldu. Yine de, Nomura'nın analistleri, genel politika eğiliminin hala "şahin" olduğunu düşünüyor.
Şu anda, Ekim ayında önemli bir politika değişikliği olup olmayacağı belirsizlik taşımaktadır. Piyasa katılımcılarının, politika yönünü daha doğru bir şekilde kavrayabilmesi için sonraki ekonomik veriler ve Merkez Bankası yetkililerinin açıklamalarını dikkatle takip etmeleri gerekmektedir.